Duygusal Izdüşümler – Beyza Horozaloğlu

‘Ev’ olarak adlandırdığım mekan daha önce hiç bu kadar anlam ifade etmiyordu benim için. Meğer ne kadar çok şey sığıyormuş, ne kadar farklı duygular hissettiriyormuş.

Sirkülasyon mekanlarının kaybolduğu bu karantina sürecinde, ekran başında ve sadece tek bir odada, hatta tek bir sandalyede oturarak onlarca kimlik değiştirdim. Kimi zaman evdeki sorumluluklarını yerine getiren bir kız çocuğu, kimi zaman bir arkadaş, kimi zaman ise öğrenci oldum. Tüm bu kimliklere bürünürken bir yere gitmek için hazırlanmadım veya yola çıkmadım. Her şey sanki tek bir tuşla gerçekleşiyor gibiydi. Dolayısıyla, sanki önemli hiçbir şey yapmıyormuşum ya da her günüm aynı geçiyormuş gibi görünse de, aslında pek çok şey değişiyordu. Bu sürecin bana kazandırdığı en önemli özelliklerden biri – not tutmak. Bu özellik sayesinde içimde yaşadığım duygusal değişikliklerin farkına vardım.

Bu çalışmamda 10 günlük karantina sürecimi tuttuğum notlara göre kendi yarattığım karakterimle görselleştirdim. 19 yaşında olup sokağa çıkma yasağına dahil edilen ve aynı zamanda kendi ailesiyle komşu olan bir insanın karantina günleri nasıl mı geçti? İşte tam olarak böyle.

illüstrasyon : @beyzillu